carrilada

Kullanım örnekleri

carrilada
wheel track
icon arrow

wheel

Phonetic: "/ʍiːl/"

Part Of Speech: noun


Definition: A circular device capable of rotating on its axis, facilitating movement or transportation or performing labour in machines.


Definition: The breaking wheel, an old instrument of torture.


Definition: A person with a great deal of power or influence; a big wheel.


Definition: The lowest straight in poker: ace, 2, 3, 4, 5.


Definition: A wheelrim.


Definition: A round portion of cheese.


Definition: A Catherine wheel firework.


Definition: A rolling or revolving body; anything of a circular form; a disk; an orb.


Definition: A turn or revolution; rotation; compass.


Definition: A recurring or cyclical course of events.

Example: the wheel of life


Definition: A dollar.


Definition: A crown coin; a "cartwheel".

icon arrow

wheel

Phonetic: "/ʍiːl/"

Part Of Speech: verb


Definition: To roll along on wheels.

Example: Wheel that trolley over here, would you?


Definition: To transport something or someone using any wheeled mechanism, such as a wheelchair.


Definition: To ride a bicycle or tricycle.


Definition: To change direction quickly, turn, pivot, whirl, wheel around.


Definition: To cause to change direction quickly, turn.


Definition: To travel around in large circles, particularly in the air.

Example: The vulture wheeled above us.


Definition: To put into a rotatory motion; to cause to turn or revolve; to make or perform in a circle.

icon arrow

track

Phonetic: "/tɹæk/"

Part Of Speech: noun


Definition: A mark left by something that has passed along.

Example: Can you see any tracks in the snow?


Definition: A mark or impression left by the foot, either of man or animal.

Example: The fox tracks were still visible in the snow.


Definition: The entire lower surface of the foot; said of birds, etc.


Definition: A road or other similar beaten path.

Example: Follow the track for a hundred metres.


Definition: Physical course; way.

Example: Astronomers predicted the track of the comet.


Definition: A path or course laid out for a race, for exercise, etc.

Example: The athletes ran round the track.


Definition: The direction and progress of someone or something; path.


Definition: The way or rails along which a train moves.

Example: They briefly closed the railway to remove debris found on the track.


Definition: A tract or area, such as of land.


Definition: The street, as a prostitute's place of work.


Definition: Awareness of something, especially when arising from close monitoring.


Definition: The distance between two opposite wheels on a same axletree.


Definition: Short for caterpillar track.


Definition: The pitch.


Definition: Sound stored on a record.


Definition: The physical track on a record.


Definition: A song or other relatively short piece of music, on a record, separated from others by a short silence.

Example: My favourite track on the album is "Sunshine".


Definition: A circular (never-ending) data storage unit on a side of magnetic or optical disk, divided into sectors.


Definition: The racing events of track and field; track and field in general.

Example: I'm going to try out for track next week.


Definition: A session talk on a conference.

icon arrow

track

Phonetic: "/tɹæk/"

Part Of Speech: verb


Definition: To continue over time.


Definition: To follow the tracks of.

Example: My uncle spent all day tracking the deer, whose hoofprints were clear in the mud.


Definition: To make tracks on.


Definition: To create a musical recording (a track).

Example: Lil Kyle is gonna track with that DJ next week.


Definition: To make sense; to be consistent with known information

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!

Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.İngilizce'den Türkçe'ye çeviri saniyeler sürer ve tek istekte bin kelimeye kadar çeviri yapabilirsiniz. İngilizce ve Türkçe dünyada çok yaygın dillerdir. İngilizceden Türkçeye çevirmenimiz, birinde uzman olup diğerini öğrenirken bu dillerin temel metinlerini öğrenmenize veya anlamanıza yardımcı olacaktır. Çeviri API'lerimiz İngilizce'den Türkçe'ye mükemmel çeviri sağlar, ek redaksiyon ile bu çeviriler hukuk, tıp ve diğer yüksek düzeyde uzmanlık alanları gibi görev açısından kritik alanlarda kullanılabilir. İngilizce'den Türkçe'ye çevirmen, çevirdiğiniz metnin doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve selamlaşma, seyahat, alışveriş, sayılar ve diğer sınırsız sayıda ortak alan gibi sık kullanılan cümle ve kelimeleri çevirmek için idealdir.