bankacılık düzenleme ve denetleme kurumu (bddk)

Kullanım örnekleri

bankacılık düzenleme ve denetleme kurumu (bddk)
banking regulation and supervision agency (brsa )
icon arrow

banking

Part Of Speech: verb


Definition: To deal with a bank or financial institution, or for an institution to provide financial services to a client.

Example: He banked with Barclays.


Definition: To put into a bank.

Example: I'm going to bank the money.


Definition: To conceal in the rectum for use in prison.

Example: Johnny banked some coke for me.

icon arrow

banking

Part Of Speech: verb


Definition: To roll or incline laterally in order to turn.


Definition: To cause (an aircraft) to bank.


Definition: To form into a bank or heap, to bank up.

Example: to bank sand


Definition: To cover the embers of a fire with ashes in order to retain heat.


Definition: To raise a mound or dike about; to enclose, defend, or fortify with a bank; to embank.


Definition: To pass by the banks of.


Definition: To provide additional power for a train ascending a bank (incline) by attaching another locomotive.

icon arrow

banking

Part Of Speech: verb


Definition: (order and arrangement) To arrange or order in a row.

icon arrow

banking

Part Of Speech: noun


Definition: The business of managing a bank.


Definition: The occupation of managing or working in a bank.


Definition: A horizontal turn.


Definition: A mechanical component to prevent vibration in a timepiece, etc.


Definition: The practice of assisting a train up a steep incline (called a bank) with another locomotive at the rear.

icon arrow

regulation

Phonetic: "/ˌɹɛɡjʊˈleɪʃən/"

Part Of Speech: noun


Definition: The act of regulating or the condition of being regulated.


Definition: A law or administrative rule, issued by an organization, used to guide or prescribe the conduct of members of that organization.


Definition: A type of law made by the executive branch of government, usually by virtue of a statute made by the legislative branch giving the executive the authority to do so.


Definition: (European Union law) A form of legislative act which is self-effecting, and requires no further intervention by the Member States to become law.


Definition: Mechanism controlling DNA transcription.


Definition: Physiological process which consists in maintaining homoeostasis.

icon arrow

regulation

Phonetic: "/ˌɹɛɡjʊˈleɪʃən/"

Part Of Speech: adjective


Definition: In conformity with applicable rules and regulations.

icon arrow

and

Part Of Speech: noun


Definition: In rhythm, the second half of a divided beat.

icon arrow

and

Part Of Speech: conjunction


Definition: As a coordinating conjunction; expressing two elements to be taken together or in addition to each other.


Definition: (heading) Expressing a condition.

icon arrow

supervision

Phonetic: "/ˌs(j)uːpəˈvɪʒən/"

Part Of Speech: noun


Definition: The act or instance of supervising.

Example: Under his parents' supervision he drilled the holes in the wood.


Definition: Responsible oversight.

Example: Do not attempt this without adequate supervision.


Definition: (Cambridge University) A tutorial session for an individual student or a small group.

icon arrow

agency

Phonetic: "/ˈeɪ.dʒən.si/"

Part Of Speech: noun


Definition: The capacity, condition, or state of acting or of exerting power.


Definition: The capacity of individuals to act independently and to make their own free choices.

Example: individual agency


Definition: A medium through which power is exerted or an end is achieved.


Definition: The office or function of an agent; also, the relationship between a principal and that person's agent.

Example: authority of agency


Definition: An establishment engaged in doing business for another; also, the place of business or the district of such an agency.


Definition: A department or other administrative unit of a government; also, the office or headquarters of, or the district administered by such unit of government.

Example: Agency for Toxic Substances and Disease Registry

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.

Çevirilerinizi daha da iyi hale getirmek için özel olarak tasarlanmış arayüzümüzün yeni özelliklerine göz atın. Doğal olarak, hizmetimiz ücretsiz kalır ve ayrıca bir uygulama olarak da mevcuttur. Tüm özellikler, çeşitli ortak dillerin kombinasyonları için yerel olarak mevcuttur. Diğer özellikler ve dil kombinasyonları aşağıdadır. Hangi dile çeviri yaparsanız yapın, ortaya çıkan metin çevrimiçi sözlüğümüze bağlanır. Anlamları ve diğer cümlelerdeki kullanımları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, çıktı metin kutusundaki tek tek kelimeler ayrıntılı olarak analiz edilir. Her şey tamamen ayrıntılı ve gerekirse test edilmiştir!Çevirinize ince ayar yapmak için yerleşik sözlükleri kullanın: Tek tıklamayla eşanlamlılar ve örneklerle bağlam içi çeviriler, anlamlar, telaffuz ve diğer dil özelliklerinde sorunsuz bir şekilde uzmanlaşmanıza yardımcı olur. Kesinlikle ücretsiz, hızlı ve doğru çevirmen!Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.